Girişimciler için Satış Pazarlama

Yıllar içinde birçok muhteşem kadınla tanışma şansına sahip oldum. Yetenekli, azimli ve yeni şeyler üretmeye inanan ama kendinden başka herkes için yaşayan ve hayatının bir yerinde yaşam tatminsizliğini fark eden kadınlar. (Eminim ki sizler de böyle kadınları tanıyorsunuzdur.)

Peki neden bu denli kapasiteli kadınlar hayatlarından tatminsiz, bu kadar kendilerini yok saymış durumda?

Bana göre, hep tek bir şeye inandırılmışlar: “Kadınsan, başkaları için yaşamalısın.”

Bize, kadın olarak başkaları için yaşamayı, onları mutlu etmeyi ve bunların sonsuza kadar bizim için yeterli olacağını öğrettiler.

Tek başarabileceğimizin bu olduğuna inandırıldık. Bu yüzden evlenmeyen veya çocuk sahibi olmayan her kadın, başarısız addedildi.

Bunun dışındaki her şey için; güç, irade ve akıl gerekliydi. Bunlar, kadınlar olarak yaratılışımızda olmasına karşın, yokmuş gibi muamele gördük. Hatta kadınlara has; derin şefkat, detaylı bakış gibi güçlü özelliklerimiz, eksiklik olarak sunuldu.

Eski dönemlerde okutulmayan, ama şimdilerde statü sağlaması için üniversiteye gönderilen kadınlar; “Okusun, ama bir an önce evlensin, çoluk çocuğa karışsın. Yarım gün çalışacağı bir iş bulsun.” diye yetiştiriliyor. Evlenmek veya çocuk sahibi olmak, dünyanın en özel duyguları… Fakat bir kadını tek başına değerli kılan şeyler değil! Çünkü insan yaratılmış olarak değerlidir.

En önemli gözlemim; hayatta kişi neye sahip olursa olsun, bir noktadan sonra kadınların kendileri ile baş başa kalarak, varlıklarını derinden sorgulamaya başlaması. İster 25’inde ister 60’ında, bu sorgulamalar bir şekilde; üretme ve dönüşme çabasına eviriliyor. Kimi tekrar çocuk sahibi olarak, kimi gönüllü çalışmalara katılarak, kimi evcil hayvan beslemeye başlayarak, kimi yeni bir iş kurarak, kimi yeniden okula başlayarak…

Şimdi burada müsaadenizle soruyorum;

70 yaşınıza da gelip, dayatılan ve olması gereken her şeye sahip olsanız da eninde sonunda kendinizle baş başa kalacaksınız. Hayatınızdaki her şey; bir zaman sizinle olacak, vaktinizi alacak ve gidecek! Peki siz onlar gittiği zaman ne yapacaksınız?

Veya,

Hayat beklenmediklerle dolu.

Eşinizin işi batarsa,

Çok sevdiğiniz; evinizi, yuvanızı, ülkenizi terk etmek durumunda kalırsanız,

Evlenecek kimse karşınıza çıkmazsa ve sevdiklerinizi kaybederseniz,

Asla çocuk sahibi olamazsanız…

Ne olacak?

Tüm bunları düşünmek elbette korkutucu. Fakat siz de iyi biliyorsunuz ki hayatın böyle bir yönü de var!

Kendiniz olamadan, ayaklarınız üzerinde durmayı bilmeden, nasıl yaşarsınız? Peki, kendinizi tanımak ve geleceği planlamak için henüz vakit varken neden bekleyesiniz ki?

Araştırmalara göre her geçen gün daha fazla kadın kendini var etmeyi öğreniyor ve işini kuruyor. Peki siz neden onlardan biri olmayasınız? Mümkün olmadığını mı düşünüyorsunuz?

….

35 yaşından sonra hiç bilmediğim bir alanda, kendi işimi kurma ve yönetme cesaretini göstermiş bir kadınım. Kararlılıkla ilerlerken hem kendime hem de isteyen tüm kadınlara ilham olmak, beni yolda tutan tek şey… Hayatın içinde, başarmak isteyen her kadın için destek olmaya her zaman devam edeceğim.

Eğer siz de kendinizi var etme yolu olarak, iş kurmak veya işini daha ileri taşımak isteyen bir kadınsanız;