Marilyn Loden Amerikalı bir yazar, yönetim danışmanı ve çeşitlilik savunucusudur. Loden, 1978’de yaptığı bir konuşma sırasında ‘cam tavan’ tabirini ortaya çıkardı.
Daha sonrasında 1986 yılında Wall Street Journal’da yayınlanan bir makalede, kadınların iş hayatında yükselememesini, önlerindeki psikolojik bir engelin onları durduğunu anlatan bir terim olarak cam tavan sendromu kullanılmaya başladı.
Bu terimi en iyi anlatan, herkesin bildiği, meşhur pire hikâyesi aslında.
Bilim insanları pirelerin farklı yükseklikte zıplayabildiklerini fark ederler. Bu nedenle birkaç pireyi 30 santimetre yüksekliğindeki bir cam kavanozun içine koyarlar. Kavanozun altına ise metal bir zemin koyulur ve bu zemin ısıtılır. Sıcaktan rahatsız olan pireler zıplayarak kaçmaya çalışır ama başlarını yukarıdaki cama çarparak düşerler. Zemin sıcak olduğu için de tekrar zıplar ve tekrar başlarını vurup düşerler. Pireler camın ne olduğunu bilmediklerinden, kendilerini neyin engellediğini anlamakta zorluk çeker. Defalarca kafalarını cama vuran pireler sonunda o zeminde 30 santimden fazla zıplayamayacağını öğrenir.
Artık hepsinin 30 santimetre zıpladığı görülünce deneyin ikinci aşamasına geçilir ve tavandaki cam kaldırılır. Zemin tekrar ısıtılır. Tüm pireler eşit yükseklikte, 30 santimetre zıplar. Üzerlerinde cam engeli yoktur, daha yükseğe zıplama imkânları vardır ama buna hiç cesaret edemezler. Başka bir seçenekleri olduğunu düşünemezler ve aslında daha iyisini yapamazlar. Cam tavan sendromu bu şekilde örneklendirilebilir.
Kadınları girişimcilik hayatında engelleyen birçok faktör bu sendromu ortaya çıkarıyor.
Küçük yaşlardan itibaren girişimcilik konularını görmeyen, çoğu kez erkek kardeşleri yönlendirilirken kız çocuklarının kurumsal hayatta yer edinmesi veya evlenip sadece yuva kurması için verilen telkinler, özellikle rol modelleri görememe, erkek egemen alanlarda erkeklerden görülen dışlama, zayıf ve yetersiz görülme, mobbing, eş ve çocukla birlikte girişimini yaparsa ailesini ihmal edeceği bilincinin verilmesi ‘Cam Tavan’ sendromunu tetikliyor.
Bununla birlikte engellenmelerine rağmen girişimcilik dünyasında başarılı olmuş kadınlar da var. Onların başarıları, dış faktörlerden ziyade, iç dünyalarını güçlü tutmalarıyla yakından ilgili.
Yaşanan problemlerin yarattığı olumsuzluklarla beslenen bu sendrom, kişinin ilerlemesini durduruyor. Kadınların engel olarak gördüğü etkenler, aslında zihinlerinde oluşturduğu engeller. Yani yaşadıklarını, gördüklerini, öğrendiklerini zihinsel bir bariyer yapıyor ve aşılmaz hissediyorlar.
Girişimcilik dünyasında başarılı kadınların sayısının artması için, kadınlar bu konuda bilinçlendirmeli ve güçlü destekler verilmelidir.
6 çözüm yoluyla cam tavanı kırın;
Girişimci bir kadın olarak başarı istiyor ama içinizde ona ulaşacağınıza inanmıyorsanız o zaman bazı yöntemlerle kendinizi güçlendirebilir, böylece istediğiniz yere ulaşabilirsiniz.
Bunun için sizlere 6 çözüm yolu sunmak istiyorum.
- Kendi üzerinizde düşünün.
Zihninizin rahat, ortamın sessiz olduğu bir yerde kalemi, kağıdı alıp kendi üzerinizde düşünün.
- Bugüne kadar hangi başarıları elde ettiniz?
• Bunları elde ederken nerelerde zorlandınız?
• Zorlandığınız noktaları nasıl aştınız?
• Güçlü yönleriniz neler?
• Henüz istediğiniz seviyede olmayan, bununla birlikte gelişime açık yönleriniz neler?
Cam Tavan sendromu olan kadınlar, genelde negatif yönlere bakma eğilimi gösterirler. Bu sebeple bakışınızı değiştirecek her güçlü soru kıymetli.
1.Hedefte kalın.
Uyaranların bol olduğu günümüzde hedefte, odaklı kalmak kolay olmasa da belli disiplin anlayışıyla odağınızı koruyabilirsiniz. Sosyal medya saatlerini azaltarak, işte istediğiniz ivmeyi yakalayana kadar hayatınızda bazı değişiklikler yapıp, işe daha çok vakit ayırarak, hedefiniz üzerine sık sık düşünerek vb. eylemlerle odakta kalırsanız ilerlersiniz.
2.Çevrenizi genişletin.
Çevremiz çoğu kez irademizden daha çok güçlüdür. Belki de sizin vizyonunuzu destekleyen bir çevreniz yok veya doğru etkileşimi alacağınız insanlarla çevrili değilsiniz. Daha fazla girişimci kadınla, daha vizyoner insanlarla, sizin istediklerinizi başarmış kişilerle bir arada olmak, size tahmininizden daha çok etki eder. Çünkü beyniniz uyumlanma sürecinde onlardan etkilenir. Başarı istiyorsanız kendinizi başarılı kişilerle çevreleyin. Ve unutmayın, yeni bağlantılar yeni olasılıklar getirir.
Ayrıca yalnız bir kurt olarak yaşamaktansa her zaman destekleyici bir grup içinde olmak size moral verir. Benzer yollardan geçen insanlar size ilham olur.
3.Korkularla yüzleşin, eleştirilere açık olun.
Eğer cam tavanı kıracaksanız kırıldıktan sonraki yer için korkularınız olacaktır. Bu doğal. Bilinmeyen ve kontrol edilemeyen her şey korku oluşturur. Bunu yönetmek için kendinizi tanıyın ve olası şartlara hazırlayın. Ayrıca herkes için her zaman ‘iyi’ olamayacağınızı, sizi takdir edelerin doğallığı kadar eleştirenlerin de doğal olduğunu kabul etmeli, eleştirileri yönetmeyi öğrenmelisiniz.
4.Sürekliliği sağlayın.
Sürekli ve doğru yöne yaptığınız her iş, istediğiniz sonucu getirir. Sonuç aldıkça, küçük bile olsa, motivasyonunuz ve umudunuz artar. Bu da sizi yavaş yavaş değiştirmeye başlar.
5.İletişim becerilerinizi geliştirin.
Cam tavan sendromundan kurtulmak için yapılacak etkili bir yol da, sizi muhtemel negatif hissettirecek kişi ve ortamları yönetmeyi bilmek.
Önce kendinizle sonra başkalarıyla etkili iletişim kurmak, hayır diyebilmek, özgüvenli durmak, uzmanlığınız olan alanda emin konuşmak, yazma becerileri ve etkili hitabet, cam tavan etkisini daha başlamadan bitirebilir. Tüm bunların yanında eğer bu konu kendi başınıza aşamayacağınız bir halde ise muhakkak profesyonel destek alın.
Nice kadının potansiyelinin farkına varması ve bunu gerçekleştirmek için kendinden emin adım atması dileğiyle…